17 Aralık 2013 Salı

Canım sıkkın amk

          Şimdi yaşadıklarımı en başından beri anlatmak isterdim ama hem üşeniyorum hemde tekrar hatırlamak istemiyorum. O yüzden kafama göre yazıcam sıkıldıkça.
          Bu yazıyı size Zonguldakta giriş katında 1+1 duvarları rutubetli bu yüzden içindeki insanların da rutubet kokmasını sağlayan ama genel olarak sevimli sayılabilecek bir evden yazıyorum.
          Kimi kandırıyorum ki amk...Tamam ilk başlarda ev gözüme güzel gözüküyordu.Belki de kendime ait ilk evim olduğu içindir. Neyse Zonguldak hayatım açısından bir dönüm noktası dememde bir sakınca olmadığını düşünüyorum. Başıma ne kadar kötü şey geldiyse burda geldi.Ailem hakkındaki gerçekleri öğrendim.İnsanların ne kadar alçalabileceğini yada dipteki bir insanın tek kelimeyle ne kadar yükselebileceğini burda öğrendim.Hayatıma aldığım bazı insanlar hakkında hayatıma almakla ne kadar doğru karar verdiğimi öğrendim.Kadınları öğrendim.Ortam denilen göz alıcı şeyi öğrendim.Hayatımda istediğim herşey olmasada çoğunu imkansızlıktan imkan ortaya çıkarak genelde dış mihrapların desteğiyle burda gerçekleştirdim.Ama yaptığım yada burda yaşadığım iyi şeylerin yanında kötüleri baskın oluyor. Buraya geldim geleli anladığım tek şey var;
          Her ne konuda olursa olsun CEHALET MUTLULUKTUR AMK...
          Kadınlar konusuna değinmek isterim.Aralarından en uzun olanı bu olacak sanırım.Evet buraya gelmeden önce ergendim.Herşeyi özellikle kadınları bildiğimi düşünürdüm.Ama onun sebebi ergenlik değil etrafımdaki insanların cahilliğiymiş.Amk onlarla takıldığım dönemde TRİPKOLİK bile dinledim lan daha ne olsun amk...
          Buraya geldim ve gördüm ki hayat kendi kabuğunu kırdığın anda başlıyormuş.İnsanlarla tanışmaya başlıyorsun.İlk zamanlar okulun PLAYBOYu olma çabaları falan tabi.Ondan sonra bir de bakıyorsun ki hayatın anlamı bu değil.Tabi o zamana kadar o kadar çok şey kaybediyorsun ki kendinden benliğinden, bu saatten sonra kendine yeni bir benlik yaratmaya o ergenliği atmaya başlıyorsun.Bende öyle yaptım.Önce nasıl bir insan olmak istediğime karar verdim.Sonrasında hayatımda bir kadın istedim.Onu bulana kadar çok kişiyle tanıştım,birlikte oldum,sevdiğimi sandım,o beni sevdi ben onu sevmedim,falan filan işte...Baktım ki hala hayatımda sonsuza kadar olmasını istediğim insanı bulamadım ve kendi kendime dedim ki hayatımda olmasını istediğim kadını aramaya devam ederken can sıkıntısını geçirmek amaçlı hatunlarla takılayım.Birde baktım ki çoğu kadının istediği bu,işte o zaman tamam dedim şu anlık doğru yoldayım.Daha sonra bir yaz müthiş manzaralı bir terasta onunla karşılaştım.İlk başta tanıyamadım yada "dış mihrapların" baskısıyla görmezden geldim.Daha sonra olan şu ki onu düşünmeden edemez oldum,resimlerine baktığımda bile deli gibi heyecanlanır,telefon açtığında mesaj attığında ne bok yiyeceğimi şaşırır duruma geldim.Değer verdim,sevdim aşık oldum ve daha bir sürü şey.Hayatımda kimseye yapmam dediğim ama yapana saygı gösterdiğim herşeyi ona yaptım.O ise bu ilgi onun inanılmaz derecede hoşuna giderken ya bilmiyorum çok mesafe var hem ben seni arkadaşım olarak görüyorum demekle yetindi. Tasvir olarak şöyle diyebilirim ki kapıyı kapattı ama kilitlemedi.Bende dedim ki madem kilitlemedi olmaması için bir neden yok.İçinden geçirdiklerini bile hissedip yaptım.Sürekli onun için bişeyler yaptım yaptım yaptım...4 yıl boyunca sürekli bişeyler yaptım.Bir süre sonra dank etti.Ben bu kadar yapıyorum ama bu kadın belli ki hayatımın sonuna kadar benimle olmaya niyetli değil.Ben sadece yaptığımla kalıyorum. Ozaman neden dedim ve birde baktım ki haklıymışım.Artık vazgeçtim yapmıyorum.İlk başlarda bu kararım dikkatini çekti ama sonraları o da önemsemez oldu ve baktım ki kararımda haklıymışım.Şimdilerde sadece tanımadığım kadınlarla konuşup tahlillerini yapmaya çalışıyorum.Türkiyeden yada dünyanın başka bir yerinden.Şunu anladım ki Türkiyedeki kadınlar bilgiye bilgeliğe veya kültür düzeyine bakmaksızın sadece karşısındaki kişinin kartvizitine,parasına veya tipine bakıyorlar. Bunların hiçbirine bakmayan hatunda zaten anti-depresanlardan başını kaldıramıyor. Ha bu arada bu ülkedeki kadınların yine büyük kısmı ya ilişki istemiyor,ya kardeş olalım hayatımızda hiçbir bok olmasın ama aşkım canım cicim diye sarılalım beni sikmesin ama hamile kalayım gibi Meryem mucizesine inanıp onu beklemekteler.Yurtdışından gerçekliklerini teyyit ettiğim hatunlar ( güzellik seviyelerine,vücutlarına bakmadan) la konuşmaya başladım.Baktım ki para durumuyla alakası olan herhangi bir soru sormuyorlar,nerden geldiğini nereye gittiğini sormuyorlar,cinsellik konusunda (Türkiyede değil eğleme geçirmek konuşmak bile ayıp karşılanırken) hiçbir sıkıntıları yok tamam hadi cinselliği sil ordan en azından insanda öncelikli olarak kültür,bilgi,bilgelik seviyesine önem veriyorlar.Dedim ki tamam amk benim evleneceğim kadın Türkiyeden olmamalı. Kadınlarla ilgili olan kısım bitti burdan sonrasına bakıcaz ne çıkıcak...